Burada güzel bir okulumuz var. Kırlangıçları sabahın ilk ışıklarında ötmeye başlar ve ikindi vaktine kadar öter dururlar. Ardından derin bir uykuya dalmış gibi kocaman bir sessizliğe bürünürler. Dışarıdan bakıldığında dört duvar görünse de orası bizim yeryüzündeki cennetimizdir. Orada güler, orada eğlenir, orada ilim öğrenir, orada biliriz yaşamın mutlak gayesini.

Bir atölyemiz var burada. Hep birlikte inşa ettiğimiz, huzur bulduğumuz bir atölyemiz. İnsan büyük hayallere başlamadan küçük hayaller kurar önceleri. Duvarları tamir etmek istedik başlarda; alçı ile çivi kalıntılarını kapattık, rengârenk boyamaya karar vermiştik. Duvarları boyadıktan sonra elimizde makul miktarda yağlı boya kalmıştı. Bunu kullanmamız gerektiğini düşündük ve iyice eskiyen bilgisayar sıralarını ve masalarını, dolapları, kapıyı hatta enerji panosunu tadilattan geçirip kalan yağlı boyalarımızla duvarlara uyumlu şekilde boyadık. Bilgisayarlarımızı tadilattan geçirip on iki tanesini kullanılır hale getirdik. Elektrik düzeneğini kurup güvenlik açısından bir kazaya mahal vermemek için kanal yapıp kabloları yerleştirdik. Eski perdelerimizi yenisiyle değiştirdik, pencerelere çiçekler ektik, duvarlara umut dolu resimler çizdik, atölye duvarlarımıza uygun dolaplar ve kocaman bir atölye masası yaptırdık. Ses sistemini de uygun köşelere yerleştirdik. Tam buraya kadar demişken daha da büyüdü hayallerimiz. 3 boyut teknolojisi için kollarımızı sıvadık, 3D yazıcımızı ve malzemelerini aldık. Hemen ardından robotik kodlama materyallerini temin ettik. Böylelikle artık küçük ama kırlangıçlarımız için büyük hayalleri gerçekleştirmek için bütün koşullar hazırdı.

Düşünsenize çocuksunuz ve bir oyuncağı seviyorsunuz ama alamıyorsunuz, sonra onu yapmayı öğreniyorsunuz. Çizgi filmlerde konuşan demir parçaları var ve onları yapabileceğinize inanıyorsunuz artık. Evet, bizim çocuklarımız burada kendi oyuncağını yapıyor, boyuyor ve kendi elleriyle raflara koyuyor. Kendi yaptıkları ürünleri annelerine, babalarına, kardeşlerine ve arkadaşlarına hediye ediyorlar. Kendisine yeteceğini anladığı andan sonra öğretmenleriyle bir proje başlatıyorlar, başka çocukların da hayatına dokunuyorlar. Özel eğitim sınıfları için materyal hazırlıyor ve boyayıp kullanımlarına sunuyorlar.

Bütün bunların hepsini yapıyoruz, hem de gökyüzüne en yakın şehrin bir sevimli dağ köyünde. Bir gün yolunuz düşerse size vereceğimiz hediyelerimiz ve ocakta sıcacık çayımız vardır.

Biz bu manzaranın birer damla boyası olan Tekeli Köyü İlk ve Ortaokulu'nun öğretmenleri, öğrencileri ve çalışanları...

Sevgi ile kalın. 

 Haberimiz aynı zamanda 81 Çalıkuşu Hakkâri e-dergisinde de yayımlandı. Haberi okumak için tıklayınız.